"Bedrettin'e..."
merhameti
anasının memesinde bıraktı bedrettin.
doğmadan
adananın sıcağında,
çıplak
ayakla
yürümek
yazıldı alnına
haliçin
soğuk yollarında.
11
yaşına 11 bin damla yaş sığdırdı bedo.
üstelik
silemedi de elindeki mendil
hiçbir
damlasını
hiçbir
yaşının.
bedrettin
çocuktu
bedrettin
göçtü
bedrettin
açlıktı
yoksulluktu
yalnızlıktı
cahillikti
alınteriydi.
bedoydu
o
adana
kadar sıcak
istanbul
kadar varoş
haliç
kadar güzel
"dayak"
kadar cenetten çıkma !!!
***
gözyaşı
ve mendil hiç yakışmadı işte o gün birbirine.
hiçbir
gün olmadığı kadar yakışmadı.
bedrettin
kadar ufak,
bedrettin
kadar masum ellerdi
çocuk
bedeninde çoğalan.
ananın
koynuna gömülmüş merhametin
vicdanlara
yazılmış acımanın
inançlardan
alınmış düsturların emriyle
allah
rızasına
"insan"lık
aşkına
50
kuruşun hatrına
ölmüşlerinin
canına
başının
gözünün sadakası için...
her
gün yollardaydı bedrettin.
her
gün çıplaktı oysaki ayakları
ve
hergün üşüyordu...
dayak
zaten en iyi bildiği şeydi ya,
babadan
kalma da tek mirasıydı.
gasteler
yazmasa morarmış gözünü
çatlamış
başını
yarılmış
kaşını
kırılmış
kolunu
devlet
babası zaten biliyordu onun nasıl bir bela olduğunu.
üstelik
biz de biliyorduk;
sokaklarda
peşimizde koşturan veledleri..
arabamızın
camına yapışanı
falanı
filanı...
ve
ne de bıkmıştık onlardan.
temiz
arabamızın camına dayandıkça küçücük elleri
nasıl
da tiksinmiştik!
Bedrettin'in
kirli yüzü
hepimizin
kararmış utancıydı oysaki.
ve
o gün
haliçin
soğuk yollarında
iki
kininden çok daha küçük
ve
özünde çok daha masum el uzandı
bedrettinin
olgun çocukluğuna.
ekmekti
ya dert
bir
oyuncak bile alamadıktan sonra
neye
yarardı ki o ekmek!
bir
yuva olmadıktan sonra
neye
yarardı ki şevkat!
bir
insan eli vicdanında
ve
son model arabasının otomatik camında...
uzanmadıktan
sonra o temiz eller bedrettinin bit sarmış başına
neye
yarardı ki yaşamak
ve
çocuk olmak.
oysa
ki çocuktu bedo
bedenine
yüklenmiş tüm yüklerin inadına.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder