Öne Çıkan Yayın

Bir "at izi it izi" hikayesi

Reina saldırısının katilinin aranma süreci, Susurluk kazası sonrası dönemin popüler isimlerinden Yeşil lakaplı Mahmut Yıldırım ile i...

2 Temmuz 2014 Çarşamba

3 Saniyede Sivas Katliamı'nı Anlamak!

2 Temmuz 1993... 
Unutmadık, unutmayacağız, unutturmayacağız...

LAKİN,
Mesele "unutmak" fiilinde gizli değil. Meselenin özü şudur arkadaş; 35 İNSANI CANLI CANLI YAKTILAR!



Gece vakti pusu kurup, punduna getirip de değil, bildiğin gündüz vakti, Sivas gibi koca bir şehrin ana caddelerinden bağıra çağıra, ellerinde taşlarla sopalarla yürüyerek geldiler. Yürüdükçe çoğaldılar. Otelin önünde durdular. Laikliğe, cumhuriyete, devlete, yönetenlerine, aydınlarına, sanatçılarına, medeniyet adına ne varsa hepsine söve söve çoğaldılar otelin önünde.
Bir Allah'ın kulu "Durun Ağalar! Durun Beyler!" diyemezdi elbette, lakin tam da bu anlar için ellerine silah tutuşturulan polisiydi, jandarmasıydı, askeriydi, kaymakamıydı, valisiydi, emniyet amiriydi, tugay komutanıydı ve bilumum zevatıydı "Durun Ulan! Dağılın!" bile diyebilirdi. Demediler ey canlar! Demediler...
Diyemediler demiyorum, dikkat edin lütfen! DEMEDİLER!..

ALDILAR ELLERİNE BENZİN BİDONLARINI, DÖKTÜLER OTELİN İÇİNE, 
CAYIR, CAYIR YAKTILAR!
35 İNSANI CANLI CANLI YAKTILAR!



Oysa o esnada dışarıda "Ya Allah Bismillah Allahuekber" nidaları atılıyordu.
Oysa o esnada orada toplananlar "Allah'ın verdiği canı Allah'tan başkası ALAMAZ" diyen bir dine iman etmiş Ehli Müslim idi.

Birçoğu namazını daha yeni kılmış, Allah'a şükretmişti belki. -Kimbilir- belki "bizi günah işleme zayıflığından koru yarabbim" diye haykırmıştı duasında.
İşte bu Hak'ka iman eden Ehli Müslim eliyle tam 35 insan evladı, diri diri yakıldı. Allah'ın verdiği canı, "Allah'a inanmayanlar" değil, "en çok inandığını" söyleyenler aldı.
Yanmamak, gazdan boğulmamak için dışarı çıkmalarına müsaade edilmedi. Çıkmaya yeltenen linç edilmek istendi.



2 Temmuz 1993'te Sivas'ta işte tam da bunlar yaşandı. O nedenledir ki, 2 Temmuz 1993 sıradan bir gün değildir. Sıradan siyasi çalkantının yaşandığı bir gün de değildir. 
Türkiye tarihinin utanç defterine kalın harflerle yazılmış, rezil bir gündür. "İnsanlığımdan utanıyorum" diyeceğin zaman, utanmanı haklı kılacak güçlü bir argümandır.



2 Temmuz 1993 işte böyle bir gündür sevgili kardeşim.
Hala anlamadın mı güzel kardeşim? 
O vakit, çakmağını yak ve elini sadece 3 saniye üstünde tutmaya çalış. Sadece 3 SANİYE...
O sana her şeyi anlatacaktır.

Hala anlamadın mı canım kardeşim?
Aşağıdaki şarkının sözlerini iyi dinle! Bak ne diyor, Sivas'ta yakılarak katledilen Hasret Gültekin: "Bir İnsan Ömrünü Neye Vermeli"
Sözlerini çok iyi dinle!
Belki benim sana yukarıda anlatamadığımı onun söylediği bu şarkının sözlerinde anlarsın!

Biz zaten "unutmayacağız" da, belki sen de "utanmak" için hatırlarsın. Ve belki sonra "insan", "insanlık", "Allah", "İman", "Sevmek"... Bunlar nedir, neyi ifade eder, daha iyi idrak edersin.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder